Türk denilenler kimdir? | ||||||||
Cilt II. : Öcü imajı ismi yahut küfür olarak Türk | ||||||||
|
||||||||
Salak
padişaha salak tarihi
|
||||||||||||||||||||||||||||
e) Osmanlılar Selçuklular'ın mirasçısı olacak. Yazıcı'nın çözdüğü problemlere devam ediyoruz. Yazıcı, Murad II.'nin her türlü yemi çiğnemeden yuttuğunu farkettikten sonra problemleri çözmesi kolaylaşıyor. Zikr-i Selâtîn-i Âl-i Selçuk Âl-i Selçuk'ung ibtidâsı oldı ki bunlar bî had leşker ve bî 'aded tâife idiler. Oguz'un her boyundan boyları sag kol begleri Kayı ve Bayat ve sol kol begleri Bayındur ve Biçine ve Çavandur. Fi'l cümle her boy uymışlardı. Ve çok malları ve haylî ve haşemleri ve ni'met ve şevketleri var-ıdı. Bakır, 2009, B65B, S. 30 Kitabın üçüncü bölümü İbn Bibi'nin çevirisi. Ama nasıl çeviri? Bakır "Türk dünyasının temeli" Yazıcı'yı övüyor: Yazıldığı
dönemden günümüze kadar geçen zaman içerisinde el-Evâmirü'l-'Alâ'iyye
fi'l-umûri'l-'Alâ'iyye üzerinde yapilan istinsah, neşir ve diğer ilmi
çalışmalarla Tevârîkh-i Âl-i Selçuk üzerine yapılan ilmî çalışsmaları
kıyaslayacak olursak; Yazıcızâde 'Alî'nin eseri üzerine yapılan çalışmaların
çok daha fazla ve detaylı olduğu görülmektedir. Bu durum birinin diğerinden
üstün olduğu anlamına elbette gelmemektedir, ancak Tevârîkh-i Âl-i Selçuk'un
el-Evâmirü'l-'Alâ'iyye fi'l-umûri'l-'Alâ'iyye'den tamamen farklı özellikler
taşıyan yeni bir eser olduğunu ortaya koymaktadır. Bakır, 2009, B65B, S. XII Bakır'ın gevelemesini "Türkçe"ye çevirirsek, Yazıcı'nın yaptığı iş çevirmenlik değil, tahrif ve sahtekârlıktır. Bu sahtekârlığı benim yorulmamam için Bakır bizzat gösteriyor. Tabii ki kendisi bununla Yazıcı'nın sahtekârlığını değil, milliyetçiliğini vurgulamak istiyor. Bakır'ın kendi yaptığı karşılaştırma aşağıda. |
||||||||||||||||||||||||||||
|
||||||||||||||||||||||||||||
f)
Osmanlılara köken bulunacak
Kitabın son bölümü Osmanlı'nın kökenini anlatıyor. Osman Bu esnâda uç etrâfından khaber vardı ki Kayı'dan Ertugrul oglı Osman Beg'i ucdagı Türk begleri dirilip kurıltay idüp Oguz töresin sürişüp khan dikdiler diyü. Ol hikâyet bu minvâl üzerineydi ki ucdagı Türk begleri, ki Oguz'ung her boyından uc etrâfında Tatar şerrinden korkup yaylar ve kışlarlardı, rûzigâr-ıla karşu Tatar'dan incinenler uc gelüp çoğaldılar. Fi'l-cümle ol illerüng begleri ve ketkhüdâlari cem' olup Osman Beg katına geldiler ve meşveret kıldılar. Çün kâl u kîlden songra sözlerinüng ikhtiyârı bu oldu ki eyitdiler: "Kayı Khan khod mecmû' Oguz boylarınung Oguz'dan songra agaları ve khanlarıydı. Ve Gün Khan'ung vasiyyetine göre Oguz türesi mûcebince khanlık ve pâdişâhlık Kayı soyı var-iken özge boy khanlarınung soyına khanlık ve pâdişâhlık degmez. Çün şimden girü Selçuk Sultanlarından bize çare ve meded yokdur, memleketüng çogı ellerinden çıkdı, Tatar üzerlerine geregi gibi müstevlî oldı. Çün merhûm Sultan 'Alâ'a'd-dîn'den dakhı size safâ nazar olmışdur. Siz khan olun ve biz kullar Sultânumuz khizmetinde bu tarafda gazaya meşgul olalum" didiler. Osman Beg dakhı kabûl itdi. Pes mecmû' örü turup Oguz resmince üç kerret yükünüp baş kodılar. Bakır, 2009, B65B, S. 742 g) Sultan Murad II. bu kökene bağlanacak Artık Sultan Murad II.'nin kökenini açıklamamıza hiç bir engel kalmadı. Murad II. Atasından songra çok zamân Kayı khanlar khanı oldı. Pes bu delîl ve erkânca padişâh-i â'yam seyyid-i selâtînü'l Arap ve 'l- 'Acem kâyid-i cüyûşi'l muvahhid'in, k'atili'l-kefereti ve'l-müşsrikîn sultân bin sultân pâdişâhumuz Sultân Murâd bin Mehemmed Khan ki eşref-i âl-i 'Osman'dandur pâdisahlıga ensab ve elyakdur. Oguz'un kalan khanları urugından belki Çingiz Khanları urugından, dakhi mecmû'ından ulu asl ve süngükdür, şer' ile dakhı 'örf ile dakhı. Türk khanları dakhı kapusına gelüp selâm virmege ve khizmet ıtmege lâyıkdur. Allâhu -te'âlâ- bâkî ve pâyidâr kılsun, soyı âlem oldukca cihândâr u cihânda vâr olsun. Bi'n-nebiyyi ve âlihi ve hem peygamber -'aleyhi's-selâm- zamânına yakîn zamanda Beyâsi boyından Korkut Ata koydı Oguz kavminüng bilgesi-y-idi, ilhâm iderdi. Eyitdi: Âhir zamânda girü khanlık Kayı'na dege, dakhı kimesne ellerinden almaya." didügi 'Osmân -rahmetü'llâh- neslindendür. Bakır, 2009, B65B, S. 30 |
||||||||||||||||||||||||||||
Böylece Yazıcıoğlu bütün problemleri çözmüş oluyor: Oguzlar'ın Kayı Boyu'ndan Osman'ın ceddi Adem ve Nuh'a dayanıyor. Adem ve Nuh, hem "Türk", hem "Müslüman". Allah kabul etsin! |
||||||||||||||||||||||||||||
geri | ||||||||||||||||||||||||||||