Türk denilenler kimdir? | ||||||||
Cilt II. : Öcü imajı ismi yahut küfür olarak Türk | ||||||||
|
||||||||
Kadınlar
saltanatının sonu
|
Murad IV. (1612-1640) Kösem Sultan, I. Mustafa'nın iki saltanatı ile II. Osman'ın padişahlığı döneminde altı yıl Eski Saray'da hapis kalıyor. 1623de Murad IV. tahta çıkıyor. Murad, Ahmed I. ve Kösem Sultan'ın oğlu. Tahta çıktığında onbir yaşında. Dokuz yıl süresince, 1623 - 1632, Devleti "naibe"si (=vekili) olan annesi yönetiyor. Bir süredir birbirleriyle savaşan Spahilerle Yeniçerileri sonunda kendisine itaaat ettirerek 1632de iktidara geçiyor. 1638'de seferdeki orduya kumandanlık eden son Sultan olarak Bagdad'ı fethediyor, 1639da Kasr-i şirin anlaşması yapılıyor. Kahve, afyon, şarap ve tütünü yasaklıyor. Yasaklara uymadıklarını bahane ederek ve diğer keyfi gerekçelerle tahminen 100bin sivili öldürtüyor yahut bizzat öldürüyor. 1940da alkol zehirlenmesinden ölüyor. Kendisi homoseksüel. Sevgilisi olan Ermeni asıllı bir devşirmeyi Silahdarağa tayin ediyor. Ölümünden sonra tahtını bu delikanlıya miras bırakmak (Osmanlı Hanedanı'nın sonu!) istiyor. İbrahim I. (1615-1648) |
![]() |
TRKIMG20063
|
Sultan
İbrahim I.
|
Ülkeyi
hala harem yönetiyordu. Fakat İbrahim çok ileri gitti ve ülkeyi felaketten
kurtarmak için onun yerinden uzaklaştırılması gerekiyordu. Diplomatik
bir dikkatle Valide Sultan Kösem'in görüşleri yoklandı ve oğlunun hakaretlerinden
çektiğii acılar öğrenildi. Kösem ordu ve halkın göndereceği bir delegasyonu
karşılamayı kabul etti. (Ç: MGS) Penzer, 1892, pdf2, B71B/2, S. 191
"Cinci Hoca" kendisini üfledikten sonra sinirleri sakinleşir. Ayrıca vücut ağrıları da çekmektedir. İbrahim iki aşırı uç imkân arasında olduğunu görür: a) Kendi istesin yahut istemesin, her an öldürülebilir. b) Sağ kaldığı sürece, kendi isterse her istediğine ulaşabilir. İbrahim, gayet akıllı olarak, her an öldürülebileceğini bilerek, yaşadığı sürece hedonizmini tatmin etmeye karar verir. Burada kendisini hiçbir din, iman, ahlak, gelenek vbg. öğretinin kurallarıyla sınırlamaz. İbrahim ulaşabileceği herşeyi ister ve elde eder: Sarayı samur kürklerle kaplar, sakalları dahil her yere mücevherler takar, kadınlar ve bakire kızlar kendisine sunulur, ve kafası kızdıkça ilk önüne geleni idam ettirir. Kendisinden bekleninler onun isteği değildir. Devletin mahvı yahut bekası onu ilgilendirmemekte, ona zevk yahut acı vermemektedir. Devlet işleri ile ilgilenmez. Kendi hayatının sınırlı olduğunu bildiğinden, devletin bekası onun derdi değildir. Devlet işleri tamamen Kösem Sultan'ın elindedir. Daha sonra İbrahim gözdelerinin tesiriyle annesini saraydan uzaklaştırdı, İskender Çelebi Bahçesi'nde kalmağa mecbur etti. İbrahim lüks içinde yaşarken, devlet yeniçerilerin ulufelerini ödeyemez. Sonunda Yeniçeriler isyan eder. Yeniçeriler Kösem Sultan'ın etkisi altındadır. Kösem, oğlunun öldürülmesinde önemli rol oynar. Ölümünden önce onu diri diri bir odaya kapatır ve kapı kilidine kurşun döktürür. Ölümüne fetva verilmesini seyreder. İbrahim I., 1648de boğularak öldürülür. Mehmed IV. ve Kösem Sultan'ın sonu Şimdi Kösem, iktidarının bugüne kadar hiç olmadığı kadar güç kaybettiğini gördü. Son bir çaba ile, kendi tarafına çektiği yeniçeri ağası ile birlikte bir komplo yaparak IV. Muhammad'i tahttan indirip yerine küçük kardeşi Suleiman'ı oturtmaya karar verir. Başlangıçta her şey çok iyi gider. Ağa birlikleri toplar ve Başvezir, gece şaşkınlığı içinde, toplantıya katılmağa mecburdur. Onların planlarını kabul ettiğini bidirerek Divan'ı toplamak için Saray'a gitme izni ister. Ama birden görür ki kilitli kapıların içinde kalmıştır ve gecenin geri kalan kısmı ulaşılabilen bütün birlikleri silahlandırmak ve Saray'ı kuşatmakla geçer. (Ç: MGS) Penzer, 1892, pdf2, B71B/2, S. 191 Tarkhan Sultan uyanmıştı ve henüz bir çocuk olan Muhammad'ı korumak ve ona hizmet etmek için sadakat yemini verildi. Mufti Kösem'in ölmesi gerektiğine fetva verdi, Vezir emri yazdı ve genç Sultan titreyen eliyle imzaladı. Bu şimdi Tarkhan'ın zafer saatiydi. Kösem'in dairesindeki bir arama sonuç vermedi. Sonunda perişan durumdaki ihtiyar kadın bir elbise dolabının arkasında bulundu ve ölüme sürüklendi. Saygının bütün atomları unutuldu ve aşağıdaki korkunç sahne yaşandı. Küpeleri ve bilezikleri koparıldı, yerlere yem gibi serptiği paralar görmezlikten gelindi, değerli elbisesi binlerce parça halinde yırtıldı, ve, kendisine zulm edenlerin Sultan'ın büyükannesinin vücuduna saygı gösterilmesini emretmesine rağmen, zavallı kadının elbiseleri soyuldu ve ayakları çıplak olarak Kuşhane Kapısı denilen harem kapısına sürüklendi (Planda No. 40). Burada boğazlandı, daha sonra taraftarları katledildi. Şimdi Tarkhan duruma hakimdi ama iktidarı, Türkiye'yi büyük bir başarı ile yönetecek aynı isimli üç Başvezirin ilki olan Muhammad Kiuprili'ye devredecek kadar bilgeliğe sahipti. Tarkhan'ın ölümü ile kadınlar saltanatı sona erdi ve imparatorluk için ümitler yeniden canlandı. (Ç: MGS) Penzer, 1892, pdf2, B71B/2, S. 192 Mehmed IV. (Avcı) (1642 - 1693) Mehmed
IV. 1648de iktidara çıktığında 6 yaşında. İktidar yine Kösem Sultan'da.
Zülüflü Baltacılar yangın söndürme vbg. işler için zaman zaman hareme girebilen tek erkek grubu. Kösem Sultan'ı kendi dairesinde bulup dışarı çıkaran Kuşçu Mehmed bir zülüflü baltacı. Kösem Sultan yay kirişi ile boğuluyor. 1651de Turkhan Sultan, Valide Sultan olarak devlete hakim. 1656da Köprülü Mehmed Paşa (1580-1661) Başvezir oluyor. Bundan sonra devlet işlerinin idaresini Başvezir üstleniyor. Kadınlar Saltanatı burada bitiyor. Mehmed IV. devlet işlerini başvezire devrederek kendisini avcılığa veriyor. Bu yüzden halk arasında "Babası am delisi, Oğlu av delisi" diye anılıyor. Köprülü Mehmed'in ölümünden sonra 1661de oğlu Köprülü Fazıl Ahmed Paşha (1636-1676) başvezir oluyor. 1676da Başvezir olan Kara Mustafa Paşha (1634/35-1683) 1683de Viyana'yı başarısızca kuşatıyor ve boğazlanarak öldürtülüyor.. IV. Mehmed 1687de tahttan indirilerek Edirne'de hapsediliyor. 1693'de burada ölüyor. Literatür: Hammer-Purgstall, 1827-1836, TRKLİ20026 Ayak işleri Okuyucu düşünebilir ki, harem Roma'nın senatosu gibi bir yerdir ve haremdeki yüzlerce kadın senatör iktidar için birbirleriyle bağıra çağıra tartışmadadır. Hurrem
Sultan ve Kösem Sultan nadir olarak piramidin zirvesine çıkabilen çok
az kadından ikisidir. Haremde, yüzyıllar boyunca onbinlerce kadın ömürleri
boyunca en adi hizmetlerde zorla çalıştırılmıştır. Çamaşırcılar Seferli
denilen/ devşirmelerin odası/ bunlar 80. dir/ baş amirleri çamaşırcı başı,
yani camaşır yıkayıcıların başıdır: Eskiden beri bu devşirmeler (padişah
savaşa gittiği zaman) onun bütün kirli/ yahut kararmış beyaz camaşırlarını
yıkarlar; buna karşılık ama/ sarayda oldukları zaman, bunu kadınlara bırakırlar. Devşirmelerin beyaz çamaşırlarının yıkanmasına dair. Saraylılardan,
acemi oğlanlar/ her hafta salı günü yıkamaya ayrılmıştır/ bu gün kendilerine
verilen tekne ve kazanlarla (hepsi bakırdan) / hem kendilerinin/ hem de
amirlerinin ve ustalarının çamaşırlarını sabunlar/ yıkar/ ve öğlene doğru
bunu bitirirler/ ve çamaşırları avlularında kurutmak için astıkları zaman/
odabaşı oraya gider/ bakmak için/ hepsi temiz yıkanmış/ ve haşaratsız
mıdırlar. Bunlardan birini bulursa/ bunu ipten indirtir/ bunun sahibini/
yahut kime aitse onu/ çağırtır/ ve camaşırcı ücretini yaklaşık 15. yahut
20. dayak sopasıyla öder/ ayrıca bu yeniden kaynatılmak ve yıkanmak zorundadır.
Diierleri ama/ kendilerininkini hamarat ve temiz yıkayanlara/ avluda eğlenmek/
hoş vakit geçirmek ve oynamak için izin verir. Pek çok devşirmenin ama Konstantiniyye'de dostları yahut iyi tanıdıkları vardır/ bunlara yıkanması gerekenleri dışarı gönderirler. Schachiner, 2017, Lager, S. 94-98 Can güvenliği Ne haremdeki sayısız entrikaların hepsi anlatılabilir, ne de çuvallar içinde boğulan kadınların sayısı bilinebilir. Bir zamanlar bütün medeni dünyayı şok eden bu hikayeler, kesinlikle abartma değildir. Bir
veya iki kadın boğulmuşsa, bu not etmeye değmez ve herşey sessiz ve gizlilik
içinde cereyan etmiştir. Kızlar Ağası onları Bostancıbaşı'ya verir, bunun
idaresi altında bahtsız kadınlar taşlarla ağırlaştırılmış çuvallara sokulur.
Boğma görevi kendisine verilen Bostancı, içinde kadınların olduğu daha
küçük birine halatla bağlı olan bir kürekli sandala biner. Kürek çekilerek
Saray Burnu'nun karşısında açık suya varılınca, halat def'alarca huysuzca
çekilerek kadınların sandalı devrilir. (Ç: MGS) Penzer, 1892, pdf2, B71B/2, S. 185-186 Başka kaynaklarda İbrahim bu canavarlığı haremdeki bir gözdesinin bir hadımla ilişkisine dair bir dedikodu üzerine yapıyor. Bazı anlatımlarda kadınların sayısı 280. Bu somut olay üzerinde elimde bir belge yok. Buna rağmen "Sultan" İbrahim'in, "Valide Sultan" Kösem'in can güvenliği olmayan bir ortamda cariyelerin can güvenliğinden bahsedemeyiz. Bu ve buna benzer olayların, tamamen burada anlatıldığı şekilde olmasa da def'alarca tekrarlandığından emin olabiliriz.
|
Padişahların Mamaları bölümünün son konusu olan Harem'e, başlangıçta öngördüğümüzden çok daha fazla yer ayırdık. Umarım ki, İslamcıların Harem faziletleri ve Türkçülerin Harem hamasetlerinden bıkmış okuyucularımı Harem'in gerçek yüzü hakkında biraz bilgilendirebildim.
|
Bundan sonraki yazımızda oldukça kapsamlı tuttuğumuz "Padişahların Mamaları" adlı araştırmanın sonuçlarını ortaya koymağa çalışacağız.
|
geri |