Türk denilenler kimdir? | ||||||||
Cilt II. : Öcü imajı ismi yahut küfür olarak Türk | ||||||||
|
||||||||
Bir
canavar doğdu: Türk
|
Denilebilir
ki, Haçlı Seferleri'nin ve Bizans'ın "Türk ne demektir" başlıklı bir kitapta
ne işi var?
Birincisi,
Haçlı Seferleri "Türk" denilen, insanlık dışı ve katledilmesi sevap olan
bir düşmana karşı yapılmıştır. 11.-13. yüzyıllar arasinda "Türk"e karşı yedi Haçlı Seferi yapıldı. Aynı zaman diliminde islam kuvvetleri, "Kâfir"e karşı Cihad Seferleri yaptılar. Haçlı Seferleri Avrupa, Anadolu, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'yı kaplayan muazzam bir alanda yüzlerce yıl sürdürülmüş olan, feodal beylerin kendi aralarındaki iktidar kavgalarıdır. Bütün orduların askerleri geçtikleri yerlerde kadınlara tecavüz etmiş, özellikle Aanadolu'nun genetik kokteylini iyice karıştırmışlardır. Doğu Roma İmparatorluğu, Avrupa'da kurulan Kutsal Roma İmparatorluğu ile savaşır. Hem hristiyan hem de islam dünyasında çeşitli beyler birbiriyle savaşır ve zaman zaman nominal düşmanları olan diğer dinin iktidarlarıyla ittifaklar kurarlar. Konstantinopolis ve Roma Kiliseleri birbiriyle savaşır. Çeşitli hristiyan akımları iki baş kiliseyle ve birbirleriyle kapışır ve zaman zaman islamla ittifak kurarlar. Şiiler ve Sunniler birbiriyle çarpışır. Heretik sayılan çeşitli islam akımları hem şiilerle, hem sunnilerle çarpışır. Avrupa'dan yola çıkan çeşitli katholik kuvvetleri katliama Avrupa Yahudileri ile başlarlar. Kudüse giden yol boyunca katholik, orthodox yahut muslim demeden, önlerine gelen her kavmi katleder ve yağma yaparlar. Üç kıtadan çok sayıda etnik grup birbiriyle çarpışır. Turkmen, Rum, Ermeni, Kürt, Arap, Fars, Berber, Yahudi, Keldani... savaştan hepsi nasibini alir. Mısırda Eyyubi Hanedanı'nı kuran, Kudüs haçlı iktidarından kurtaran Salah-ad din Eyyubi Kürt'dür. Ama haçlılara karşı insafıyla Avrupa'da meşhur olurken şii ve sunni arap iktidarlarına karşı acımasızdır. O zamanki hiçbir feodal kuvvetin milli ideali yoktur. "Irk" ve "Millet" konstrüksiyonları henüz icad edilmemiştir. Salah-ad din de Kürt milliyetçisi değildir."Turk dilleri" konuşan ve Asya'dan gelen göçebe aşiretleri, bağımsız iktidarlar, köle ve paralı askerler olarak, karşılaştıkları bütün iktidarlarla zaman zaman ittifak kurmuş, zaman zaman onların emrinde, zaman zaman onlara karşı savaşmıştır. Etnik kimlik önemli değildir. Din zaman zaman baskı altında, zaman zaman iktidar çıkarları için değiştirilmiş, zaman zaman da günün düşmanına karşı ideoloji olarak kullanılmıştır. Haçlı Seferleri devrinde olanları özetlemek gerekirse, "Herkes herkese karşı, Allah herkese karşı!", diyebiliriz. Bütün
Haçlı Seferleri boyunca konstant kalan iki faktör vardır: "Kâfir" ve "Türk". "Türk"
isminin vaftiz babası Haçlı Seferleri'dir. Bazen bu kelime Turkmen aşiretleri, bazen de Selçuklular için kullanılmıştır. Ama bazen. Daha önce de anlattığımız gibi, bu kontextde "Türk" bir millet yahut ırkın değil, bir öcü imajının (=Feindbild) ismidir. Yahut da öznesi keyfi olarak değiştirilebilen ve soyut bir düşmana hakaret etmek için kullanılan bir küfürdür. Haçlıların Arapça "Turk"dan adapte ettikleri "Türk" ismi ilk önce "Turci" (=Türkler) şeklinde latince propaganda metinlerinde kullanılmış, sonra çeşitli varyantlarıyla çeşitli Avrupa halk dillerine geçmiştir. "Türk" ismi ile nominal olarak müslümanlar kastedilmiş ise de, uygulandığı siyasi düşman objeleri gündelik çıkarlara göre devamlı değişmiştir.
|
|
TRKIMG20020 |
Üstte:
Friedrich I. şövalyelere önderlik ediyor.
|
Altta:
Friedrih I. Saleph'de boğuluyor.
|
(Türkei) adı daha Friedrich Barbarossa'nın 1190da yazdığı Haçlı Seferi üzerine bir anlatımda "Historia Peregrinorum" geçiyor. (Ü: MGS) Kreiser, 2001, A2421B, S. 2 Kırmızı
sakalından dolayı "Barbarossa" diye anılan Friedrich I. (1122-1190), 1155
den 1190a kadar Kutsal Roma İmparatorluğu'nun Kayzer'i idi. "Historia Peregrinorum" (=Hac Tarihi), bu seferi anlatıyor. (Türkiye adı, MGS)13.yüzyılda pek çok Avrupa metninde bulunuyor. 1494'de Sebastian Brandt "klein Asien und Kriechenlandt, das man die grosz Türkcky yetz nennt". (=Küçük Asya ve Yunanistan, bugün büyük Türkcky denilen.) (Ü: MGS) Kreiser, 2001, A2421B, S. 2 Haçlı Seferleri' nden sonra yüyzıllar geçmiştir. Renaissance devrindeyiz. Sebastian Brant (1457 yahut 1458 -1521) bir Alman hukukçusu ve yazarı idi. Basel Üniversitesi'nde Hukuk profesörlüğü yaptı. Sonra 1502 den 1521deki ölümüne kadar Straßburg'un Şehir Başkanı ve hukukçusu oldu. 1494de yayınlanan Narrenschiff (=Çılgınlar Gemisi) adlı kitabı ile Alman Hümanizmi'nin önemli bir yazarı olarak ün yaptı. 1495 de Basel'da yayınlanan "De Origine et conuersa | tione bonorum Regum: & laude Ciuitatis | Hierosolymae: cum exhortatione eiusdem | recuperandae" adlı kitabında Eski Ahid'den kendi gününe kadar Kudüs tarihini anlatıyor. Kitapta Kudüs için "Türk"le savaşan Kralları "İyi Krallar" olarak övüyor. Kitabının sonunda Kayzer Maximilian I.'a hitab eden bir Haçlı Seferi çağırısı yapıyor. Maximilian'dan iyi kralları örnek almasını istiyor. Literatür: TRKLİ20010 Buradaki
"Türk" ne Turkmen aşiretleri, ne de Seçuklular. 1453'de Sultan Mehemmed
II., Konstantinopolis'i fethederek Rum Sultanı (=Roma İmparatoru) olmuştur.
Osmanlı Devleti şimdiden çok halklı bir devlettir. Öcü'nün objesi çoktan
değişmiştir ama ismi değişmez: "Türk". Bir öcü ismi olarak "Türk" yalnız renaissance değil aydınlatma, (=Lumières, Enlightenment) devrini de yaşayarak arkasında bırakır. 19. yüzyılda bir "Irk"ın (=Race) ismi olacaktır. Modern devlet ismi Türkiye (Türkei) sun'i bir yapıdır. Eski Cumhuriyet başlangıçta Türkiya biçimini kullanıyordu. (Ü: MGS) Kreiser, 2001, A2421B, S. 3 Padişah'ın yaverliğini yapmış olan Osmanlı Paşası Mustafa Kemal, "Tirk" (çoğul "Etrak") kelimesinin Osmanlıca'da ağır bir Küfür olduğunu çok iyi biliyordu. Bir darbe ile Osmanlı iktidarına son verdikten sonra,1923de kurduğu diktatörlüğün adını Avrupa'dan ithal edecekti: "Türkiya". |
geri |